Mektubat-i Rabbani

12.08.09 | Admin

http//photoload.ru/data/1c/44/35/1c443504f12339512726b931d14dda8c.png

<b>Mektubat-&#305; Rabbani</b>
Author: &#304;mam-&#305; Rabbani
Source:portableturk.com
Format / Quality: Chm
Size: 2,6 Mb
Language:Turkish

Цитата:
Y&#252;ce kitab&#305;m&#305;z Kuran-&#305; Kerim ve Allah&#305;n Rasulu Hz. Muhammed (AS)'in hadislerinden sonra en &#246;nemli ve en de&#287;erli &#304;slam kayna&#287;&#305; &#304;mam-&#305; Rabbani hazretlerinin o as&#305;rlara &#305;&#351;&#305;k tutan eseri MEKT&#219;B&#194;T-I RABB&#194;N&#206;
chm format&#305;ndad&#305;r ve okunabilmesi i&#231;in herhangi bir yaz&#305;l&#305;ma ihtiya&#231; duymaz

1.Mektup

***


Bu bir arzuhaldir.. Yani; Mektup.. Kullar&#305;n en k&#252;&#231;&#252;&#287;&#252; Ahmed'den, hal anlat&#305;lan makam&#305;n y&#252;ce kat&#305;na.. M&#252;barek emir icab&#305;, kendisinden al&#305;nan cesaretle &#231;e&#351;itli halleri anlat&#305;lmaktad&#305;r.

&#350;&#246;yleki: Bu tarikat edeplerine dair i&#351;lere devam&#305;m s&#305;ras&#305;nda, Y&#252;ce Allah'&#305;n Z&#194;H&#304;R ismine bir zuhur yeri olma &#351;erefine erdim; hem de tam manas&#305; ile, her &#351;eyden ayr&#305; bir manada.. O kadar ki: B&#252;t&#252;n e&#351;yada, tek tek bu tecelliyi g&#246;rd&#252;m, &#246;zellikle kad&#305;nlar&#305;n kisvesinde.. Hatta ayr&#305; ayr&#305; her yanlar&#305;nda.. Bu kad&#305;nlar z&#252;mresine o kadar ram oldum ki: Anlatamam. Bu ram olma i&#351;inde &#231;aresiz bir duruma d&#252;&#351;t&#252;m.

Bu, &#246;yle bir zuhurdur ki, yaln&#305;z bu mahalde olmu&#351;tur; bir ba&#351;ka mahalde zuhura geldi&#287;i olmam&#305;&#351;t&#305;r. Ne letaif hususiyetleri (insan duygular&#305;n&#305;n &#246;zellikleri) aras&#305;nda, ne acaip muhassenat&#305; (&#351;a&#351;&#305;rt&#305;c&#305; i&#351;lerin g&#252;zellikleri) meyan&#305;nda g&#246;rd&#252;m. Zuhur yerlerinin hi&#231; birinde, asla b&#246;yle zuhur olmam&#305;&#351;t&#305;r.

H&#226;s&#305;l&#305;: Su gibi eridim; bu kad&#305;nlar&#305;n elinde eriyip akt&#305;m. Anlatt&#305;&#287;&#305;m manada bir tecelli her yemekte ve i&#231;mekte, her giyim i&#351;inde ba&#351;ka ba&#351;ka oluyordu. Lezzetli m&#252;kellef bir yemek sofras&#305;nda (veya yenen &#351;eyin kendisinde) buldu&#287;um lezzeti, ba&#351;kas&#305;nda bulamad&#305;m. Bu de&#287;i&#351;iklikler, tatl&#305; su ile tuzlu beyninde oluyordu: belki de her &#351;eyde.. Her &#351;eyin tad&#305;, ba&#351;kalar&#305;ndan ayr&#305; olarak, kendi de&#287;i&#351;ik derecelerine g&#246;re kemal hususiyetleri aras&#305;ndayd&#305;. O kadar ki: Bu tecellilerin &#246;zelliklerini yaz&#305; ile anlatmak m&#252;mk&#252;n de&#287;ildir.

Ancak, huzurunuzda bulunmu&#351; olsayd&#305;m, bunlar&#305; belki dille anlatabilirdim. Halbuki ben, bu tecelliler esnas&#305;nda (Resul&#252;llah S.A. efendimizin son nefesinde diledi&#287;i) refik-&#305; &#226;l&#226;ya m&#252;&#351;takt&#305;m; ondan ba&#351;ka ele iltifat etmedim. O hale ma&#287;luptum; ba&#351;ka yana iltifat g&#252;c&#252;n&#252; kendimde bulam&#305;yordum.

Bu arada &#351;u durum bana malum oldu; Bu tecelli, tenzihe (s&#305;rf varl&#305;&#287;a) ba&#287;l&#305; nisbete m&#252;nafi de&#287;ildir. &#199;&#252;nk&#252;, bat&#305;n bu nisbetle al&#226;kal&#305;d&#305;r. Onun, zahire asl&#226; iltifat&#305; yoktur. Bu tecelli ile te&#351;err&#252;f eden zahirdir. Ki o: bu nisbetten yana bo&#351;tur; muattald&#305;r. Hak ad&#305;na yemin olsun; bat&#305;n&#305; s&#246;yle buldum: G&#246;z, ba&#351;ka yana kayma iptil&#226;s&#305;na u&#287;ramam&#305;&#351;t&#305;r. O, b&#252;t&#252;n bilinenlerden ve zuhurlardan uzak durmu&#351;tur. Ancak zahir, kesrete ve ikili&#287;e d&#246;n&#252;k oldu&#287;u i&#231;in; bu tecelli saadetine ermi&#351;tir.

Belli bir zamandan sonra, bu tecelli, gizli sakl&#305; yolu tuttu. Hayret ve cehalet nisbeti, oldu&#287;u gibi kald&#305;. O tecelliler, b&#246;ylece; sanki, daha &#246;nce hi&#231; gelmemi&#351; gibi oldular.

***


&#220;stte anlat&#305;lan halin akabinde, has manada bir fena hali ar&#305;z oldu. Bu dahi, ilm&#238; manada bir taayy&#252;n idi. Ama, taayy&#252;n avdetinden sonra zuhur edip anlat&#305;lan fena halinde t&#252;kenen ilm&#238; taayy&#252;n.. O zaman dahi, benlik (ENE) zann&#305;ndan yana hi&#231; bir eser kalmad&#305;..

&#304;&#351;bu anlat&#305;lan zamanda, &#304;sl&#226;m&#238; yollar belli olmaya, g&#246;r&#252;nmeye ba&#351;lad&#305;; zuhurda gizli &#351;irkin yokluk al&#226;metleri belirdi. Bu al&#226;metler, amellerde kusuru ve ertelemeyi g&#246;rmektir. Keza, niyetlere, bozuk hat&#305;ralara ve tehlikelere parmak basmakt&#305;r.

Yine bu c&#252;mleden olmak &#252;zere, kulluk ve izmihlal (benlik davas&#305;n&#305;n silinmesi) emareleri zuhura geldi..

Allah-&#252; Ta&#226;l&#226;, tevecc&#252;h&#252;n&#252;z&#252;n bereketi ile bizleri kulluk makam&#305;n&#305;n hakikatine ula&#351;t&#305;rd&#305;. Yine bu tevecc&#252;h&#252;n&#252;z&#252;n bereketi ile ar&#351;tan &#246;teye y&#252;kselmeler &#231;ok&#231;a olmaktad&#305;r.

***


Sonra..

Birinci mertebede bir y&#252;kselme oldu. Ar&#351;tan &#246;te makamlara ula&#351;t&#305;m. Hali ile bu y&#252;kselme, mesafelerin d&#252;r&#252;lmesi sonucu meydana geldi. Huld cenneti ve alt&#305;ndakiler m&#252;&#351;ahede edilir oldu. Tam bu anda hat&#305;ra geldi:

Baz&#305; Hak erenlerin makam&#305;n&#305; g&#246;reyim..

Dedim.. O yana tevecc&#252;h edince, onlar&#305;n makamlar&#305;na g&#246;z ili&#351;ti. G&#246;rmek arzu etti&#287;im &#351;ah&#305;slar&#305; o yerde g&#246;rd&#252;m. Hem de: Mek&#226;n, mek&#226;net, (yer, yerle&#351;me) zevk ve &#351;evk cihetinden de&#287;i&#351;ik derecelerine g&#246;re.

** *


Sonra..

&#304;kinci derecede bir y&#252;kselme oldu. B&#246;ylece: B&#252;y&#252;k me&#351;ay&#305;h&#305;n keremli ehl-i beytin, insanlar&#305;n m&#252;r&#351;idi Hulefa-i Ra&#351;idin'in makamlar&#305;ndan ba&#351;ka Resul&#252;llah S.A. efendimizin has makam&#305;; sair nebilerin, &#351;anl&#305; resullerin de&#287;i&#351;ik makamlar&#305;, mele-i &#226;l&#226; ar&#351;&#305;n fevkinde g&#246;r&#252;ld&#252;..

Bu arada, bir ba&#351;ka y&#252;kselme oldu. Ama ar&#351;&#305;n &#252;st&#252;nde bir y&#252;kselme idi. Yer merkezinden ar&#351;a varan mesafe mikdar&#305; veya az k&#305;sa. Hazret-i Hace Bahaeddin Nak&#351;ibend'in makam&#305;nda nihayet buldu. Allah s&#305;rr&#305;n&#305; takdis eylesin.

Bu son g&#246;rd&#252;&#287;&#252;m makam&#305;n &#246;tesinde veya az ilerisinde say&#305;l&#305; baz&#305; me&#351;ayih vard&#305;. Mesel&#226;: &#350;eyh Maruf-u Kerh&#238;, &#350;eyh Ebu Said Harraz.. Kalan me&#351;ayihten baz&#305;lar&#305;n&#305;n makam&#305; onun alt&#305;nda; baz&#305;lar&#305;n&#305;n makam&#305; da onunla birdi.

Makamlar&#305; altta olanlardan, &#351;unlar vard&#305;: &#350;eyh Al&#226;&#252;ddevle Simnan&#238; ve &#350;eyh Necmedin-i K&#252;bra..

&#220;st makamda olanlar ise &#351;unlard&#305;: Ehl-i Beyt imamlar&#305;..

Daha yukar&#305;da Hulefa-i Ra&#351;idin'in makamlar&#305; vard&#305;. Allah onlardan raz&#305; olsun..

Sair peygamberlerin makamlar&#305;, Resul&#252;llah S.A. efendimize has makam&#305;n bir yan&#305;nda; ulv&#238; meleklere ait makam ise., di&#287;er yan&#305;nda idi..

Resul&#252;llah S.A. efendimize has makam&#305;n, b&#252;t&#252;n makamlara nisbetle bir &#252;st&#252;nl&#252;&#287;&#252; ve asaleti vard&#305;. Allah-&#252; Ta&#226;l&#226; ona sal&#226;t ve sel&#226;m eylesin.

i&#351;lerin hakikatlerini en iyi bilen Y&#252;ce Allah t&#252;m noksan s&#305;fatlardan m&#252;nezzehtir.

***


Allah'&#305;n inayeti ile, her istedi&#287;imde manev&#238; y&#252;kselme olmaktad&#305;r. Baz&#305; vakitlerdeyse.. istemeden d.e oluyor.. Bu y&#252;kselme hallerinde, anlat&#305;lan i&#351;lerden ba&#351;ka &#351;eyler de m&#252;&#351;ahede edilir. Baz&#305; y&#252;kselmelerdeyse.. de&#287;i&#351;ik izlenimler meydana gelir; onlardan pek &#231;o&#287;u da unutuluyor..

Her ne zaman baz&#305; halleri yazmay&#305; murad etsem; anlat&#305;laca&#287;&#305; anda hat&#305;ra gelmiyor; b&#246;yle bir &#351;ey m&#252;yesser olmuyor.. Onlar aras&#305;nda &#246;yle &#351;eyler var ki, g&#246;r&#252;n&#252;&#351;te k&#252;&#231;&#252;k gibi; ama onun i&#231;in isti&#287;far edilmesi gerekli.. Yazmak &#351;&#246;yle dursun.. Onlardan baz&#305;lar&#305;, bu iml&#226; esnas&#305;nda hat&#305;rdayd&#305;; ama yazaca&#287;&#305;m zaman, akl&#305;mda kalmad&#305;.. Esasen, bu yaz&#305;lanlardan fazlas&#305;n&#305; yazmak da edep d&#305;&#351;&#305;d&#305;r.

***


Molla Kas&#305;m Ali'nin hali pek g&#252;zel.. Kendisine istihl&#226;k ve isti&#287;rak (manev&#238; hal) a&#287;&#305;r bast&#305;. T&#252;m cezbe makamlar&#305;m ge&#231;ti; onlar&#305;n &#252;st&#252; makama kadem bast&#305;.

&#214;nceleri, s&#305;fatlar&#305; asla ba&#287;l&#305; g&#246;r&#252;yordu. &#350;imdi ise., o s&#305;fatlar&#305; kendi varl&#305;klar&#305; ile, kendisinden uzak g&#246;rmektedir. Kendi nefsini de "tam manas&#305; ile bo&#351; g&#246;rmektedir. O kadar ki: S&#305;fatlar&#305;n kaim durdu&#287;u nuru dahi, kendisine aral&#305;kl&#305; g&#246;rmektedir. Kendisini de, o nurun bir yan&#305;nda buluyor. Di&#287;er (m&#252;ridlerin) halleri de, g&#252;n g&#252;n terakkide devaml&#305;d&#305;r. Aziz Allah'&#305;n izni ile, bunlar&#305; tafsil&#226;t&#305; ile di&#287;er mektuplarda anlat&#305;r&#305;m.

<div align="center">
Уважаемый пользователь, вам необходимо зарегистрироваться, чтобы посмотреть скрытый текст!
</div>

Поделитесь записью в соцсетях с помощью кнопок:

Просмотров: 3281
Рейтинг:
  • 5