Necip Fazil Kisakurek -Cile - Butun Siirleri - 2008

03.04.09 | Xurshid

http//photoload.ru/data/7b/34/03/7b3403f79b478699224bb4509694cf.jpg

<b>&#199;ile - B&#252;t&#252;n &#350;iirleri</b>
Author: Necip Faz&#305;l K&#305;sak&#252;rek
Publisher: Kredi Yay&#305;nlar&#305; - 2008
Format / Quality: Html
Size: 175 Kb
Language:Turkish

http//photoload.ru/data/30/5f/a4/305fa4e2c0e76dd586553d64c975a626.jpg

Цитата:
Necip Faz&#305;l K&#305;sak&#252;rek, tam ad&#305;yla Ahmet Necip Faz&#305;l K&#305;sak&#252;rek,[1] (d. 26 May&#305;s 1904, &#304;stanbul - &#246;. 25 May&#305;s 1983, &#304;stanbul) T&#252;rk &#351;air, romanc&#305;, hik&#226;yeci, piyes yazar&#305; ve fikir adam&#305;d&#305;r. K&#305;saca NFK olarak da bilinmektedir.[2] Necip Faz&#305;l K&#305;sak&#252;rek, yazd&#305;&#287;&#305; Kald&#305;r&#305;mlar adl&#305; &#351;iir &#231;ok be&#287;enilmesinin ard&#305;ndan &#246;mr&#252;n&#252;n geri kalan&#305; boyunca Kald&#305;r&#305;mlar &#350;airi olarak an&#305;lm&#305;&#351;t&#305;r.[3] Necip Faz&#305;l'&#305;n &#246;l&#252;m ve do&#287;um g&#252;nleri aras&#305;nda sadece bir g&#252;nl&#252;k fark vard&#305;r.[4]

Hayat&#305;

Necip Faz&#305;l K&#305;sak&#252;rek, &#199;emberlita&#351;, &#304;stanbul'da[5] 26 May&#305;s 1904 tarihi, Per&#351;embe g&#252;n&#252; sabaha kar&#351;&#305; do&#287;mu&#351;tur. Babas&#305; Abd&#252;lbaki Faz&#305;l Bey, Mekteb-i Hukuk mezunu olup Bursa'da &#226;z&#226; m&#252;laz&#305;ml&#305;&#287;&#305;, Gebze savc&#305;l&#305;&#287;&#305; ve &#246;mr&#252;n&#252;n son y&#305;llar&#305;nda Kad&#305;k&#246;y hakimli&#287;i g&#246;revlerinde bulunmu&#351;tur. Annesi Mediha Han&#305;m ise Girit muhacirlerindendir.[6] Necip Faz&#305;l'&#305;n &#231;ocuklu&#287;u dedesinin &#199;emberlita&#351;'taki kona&#287;&#305;nda dad&#305;lar, m&#252;rebbiyeler ve lalalar&#305;n aras&#305;nda ge&#231;mi&#351;tir. Dedesi Mara&#351;l&#305; K&#305;sak&#252;rekzade Mehmet Hilmi Efendi, kendi babas&#305;n&#305;n ad&#305; olan Ahmet Necib ad&#305;n&#305; torununa vermi&#351;tir. Necip Faz&#305;l ad&#305; babas&#305;n&#305;n ad&#305; ile birle&#351;erek ortaya &#231;&#305;km&#305;&#351;t&#305;r.[5] B&#252;y&#252;k babas&#305; Hilmi Efendi, &#304;stanbul Cinayet Mahkemesi ve &#304;stin&#226;f Reisli&#287;i'nden emeklidir.[7] Soyu da Mara&#351;'taki Dulkadiro&#287;ullar&#305;'na ba&#287;l&#305; K&#305;sak&#252;rekler soyuna mensup Mevl&#226;na Bektut'dan gelmektedir.[8]

Necip Faz&#305;l, d&#246;rt-be&#351; ya&#351;&#305;nda iken, dedesinden okuma-yazmay&#305; &#246;&#287;renmi&#351;tir.[5] &#304;kinci Me&#351;rutiyet ilan edildi&#287;i d&#246;nemde babas&#305; &#304;stanbul'a gelen ilk arabalardan birini sat&#305;n alm&#305;&#351;t&#305;r.[9] 1912 y&#305;l&#305;nda Gedikpa&#351;a Frans&#305;z Mektebi'nde okumu&#351;tur. Ard&#305;ndan Amerikan Mektebi'nde okumaya ba&#351;lam&#305;&#351; ve s&#305;ras&#305;yla B&#252;y&#252;k Dere Emin Efendi Mahalle Mektebi'nde, B&#252;y&#252;k Re&#351;it Pa&#351;a N&#252;m&#251;ne Mekebi'nde okumu&#351;tur ve Vanik&#246;y Rekber-i &#304;ttihad Mekteb-i F&#252;nunu Bahriye'ye (Asker&#238; Deniz Lisesi) girmi&#351;tir. Bu s&#305;rada babas&#305; annesinden ayr&#305;lm&#305;&#351; ve ba&#351;ka biriyle evlenmi&#351;tir.[5] Bahriye Mektebi'ndeki hocalar&#305; aras&#305;nda d&#246;nemin &#252;nl&#252;lerinden Yahya Kemal Beyatl&#305;, Ahmet Hamdi (eski Diyanet &#304;&#351;leri Ba&#351;kan&#305;), Hamdullah Suphi Tanr&#305;&#246;ver, H&#252;seyin Cahit Yal&#231;&#305;n[10] ve &#304;brahim A&#351;k&#305; gibi isimler vard&#305;r. 29 Kas&#305;m 1920 tarihinde babas&#305; &#246;lm&#252;&#351;t&#252;r.[6] Bahriye Mektebi'nden ayr&#305;lan Necip Faz&#305;l, 1921 y&#305;l&#305;nda Dar&#252;lf&#252;nun Felsefe B&#246;l&#252;m&#252;'nde okumaya ba&#351;lam&#305;&#351;t&#305;r. Bu &#246;&#287;renimini de tamamlayamam&#305;&#351; ve h&#252;k&#252;metin a&#231;t&#305;&#287;&#305; bir yar&#305;&#351;may&#305; kazanarak burs almaya ba&#351;lam&#305;&#351;t&#305;r. Felsefe &#246;&#287;renimi i&#231;in Paris'e gitmi&#351;tir.[11]

&#199;al&#305;&#351;malar&#305;

12 ya&#351;&#305;nda &#351;iire ba&#351;layan Necip Faz&#305;l'&#305;n ilk &#351;iir kitab&#305; daha 17 ya&#351;&#305;nda iken yay&#305;nland&#305; ve &#351;iirleri M.E.B'in ders kitaplar&#305;nda okutuldu. Gen&#231; ya&#351;ta yazd&#305;&#287;&#305; tiyatro eserleri, d&#246;nemin tiyatrolar&#305;nda aylarca kapal&#305; gi&#351;e sahnelendi.[kaynak belirtilmeli] Paris d&#246;n&#252;&#351;&#252; yay&#305;mlad&#305;&#287;&#305; &#214;r&#252;mcek A&#287;&#305; ve Kald&#305;r&#305;mlar adl&#305; &#351;iir kitaplar&#305; onu &#231;ok gen&#231; ya&#351;ta &#252;nl&#252; yapt&#305;. Hen&#252;z otuz ya&#351;&#305;na basmadan &#231;&#305;kard&#305;&#287;&#305; yeni &#351;iir kitab&#305; Ben ve &#214;tesi (1932) ile takdir toplamay&#305; s&#252;rd&#252;rd&#252;. Yine M.E.B'in yay&#305;nlad&#305;&#287;&#305; bir T&#252;rk &#351;airleri Anatolojisi kitab&#305;nda, 'N.F. K&#305;sak&#252;rek herkes taraf&#305;ndan en iyi &#351;air olarak kabul edilmese bile, Ben ve &#214;tesi T&#252;rk Edebiyat&#305; n&#305;n en kuvvetli &#351;iir kitab&#305; olsa gerek, der. Meslekta&#351;lar&#305; taraf&#305;ndan da &#231;ok sevilen &#351;air '&#220;stat Necip Faz&#305;l K&#305;sak&#252;rek, olarak an&#305;lmaya ba&#351;land&#305;.

&#350;&#246;hretinin zirvesinde iken felsefi aray&#305;&#351;lar&#305;n&#305; s&#252;rd&#252;r&#252;p i&#231;inde yeni bir d&#246;nemin do&#287;um sanc&#305;s&#305;n&#305; hisseden Necip Faz&#305;l i&#231;in 1934 y&#305;l&#305; ger&#231;ekten de hayat&#305;n&#305;n yeni bir d&#246;nemine ba&#351;lang&#305;&#231; olur. 30'lu ya&#351;lar&#305;nda bohem hayat&#305;n&#305; en koyu rengiyle ya&#351;ad&#305;&#287;&#305; g&#252;nlerde Beyo&#287;lu A&#287;a Camii'nde vaaz vermekte olan Abd&#252;lhakim Arvasi ile tan&#305;&#351;&#305;r ve bir daha ondan kopamaz.
Daha sonralar&#305; onun i&#231;in; 1940 y&#305;l&#305;nda;

"Allah dostunu g&#246;rd&#252;m, bundan alt&#305; y&#305;l evvel,
Bir ak&#351;amd&#305; ki, zaman donacak kadar g&#252;zel."

“Bana, yakan g&#246;zlerle, bir kerecik bakt&#305;n&#305;z;
“Ruhuma, b&#252;y&#252;k temel &#231;ivisini &#231;akt&#305;n&#305;z!”

diyece&#287;i bu b&#252;y&#252;k insan, onun hayat&#305;nda yeni bir devrin ba&#351;lamas&#305;na vesile olur ve &#252;stat, hayat&#305;nda meydana gelen bu de&#287;i&#351;ikli&#287;i &#351;u m&#305;sralarla &#246;zetler: “Tam otuz y&#305;l saatim i&#351;lemi&#351; ben durmu&#351;um; G&#246;ky&#252;z&#252;nden habersiz, u&#231;urtma u&#231;urmu&#351;um...”
Bu tan&#305;&#351;ma onun hayat&#305;nda d&#246;n&#252;m noktas&#305; oldu. &#304;slami kimli&#287;i ile &#246;ne &#231;&#305;kmaya ba&#351;lad&#305;ktan sonra ders kitaplar&#305;ndan &#351;iirleri ve fikirleri &#231;&#305;kar&#305;ld&#305;. Necip Faz&#305;l'&#305;n hemen t&#252;m&#252;nde &#252;st&#252;n bir ahlak felsefesinin savunuldu&#287;u tiyatro eserlerini birbiri ard&#305;na edebiyat&#305;m&#305;za kazand&#305;rmas&#305; bu d&#246;neme rastlar.

Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak, Nam-&#305; Di&#287;er Parmaks&#305;z Salih gibi piyesleri b&#252;y&#252;k ilgi g&#246;r&#252;r. Bu eserlerden Bir Adam Yaratmak, T&#252;rk tiyatrosunun en g&#252;&#231;l&#252; oyunlar&#305;ndand&#305;r. Cinnet Mustatili adl&#305; eserinde hapishane an&#305;lar&#305; yer al&#305;r. S&#305;k s&#305;k kapat&#305;lan ve &#231;e&#351;itli bahanelerle toplat&#305;lan B&#252;y&#252;k Do&#287;u'nun &#231;&#305;kmad&#305;&#287;&#305; s&#252;relerde g&#252;nl&#252;k f&#305;kra ve &#231;e&#351;itli yaz&#305;lar&#305;n&#305; Yeni &#304;stanbul, Son Posta, Bab&#305;alide Sabah, Bug&#252;n, Milli Gazete, Her G&#252;n ve Terc&#252;man gazetelerinde yay&#305;nlad&#305;.

B&#252;y&#252;k Do&#287;u Hareketi'ni ba&#351;latt&#305;&#287;&#305; B&#252;y&#252;k Do&#287;u dergisinde &#231;&#305;kan yaz&#305;lar&#305;yla &#304;smet Pa&#351;a ve tek parti (CHP) y&#246;netimine &#351;iddetli bir muhalefet s&#252;rd&#252;rmesi sonucu hakk&#305;nda a&#231;&#305;lan &#231;ok say&#305;da davada y&#252;zlerce y&#305;l hapsi istendi. 163. maddeye ayk&#305;r&#305; bulunan yaz&#305;lar&#305; ile birka&#231; y&#305;lda bir hapse mahk&#251;m oldu.

1980'de K&#252;lt&#252;r Bakanl&#305;&#287;&#305; B&#252;y&#252;k &#214;d&#252;l&#252;'n&#252;, &#304;man ve &#304;slam Atlas&#305; adl&#305; eseriyle fikir dal&#305;nda Mill&#238; K&#252;lt&#252;r Vakf&#305; Arma&#287;an&#305;'n&#305; (1981), T&#252;rkiye Yazarlar Birli&#287;i &#220;st&#252;n Hizmet &#214;d&#252;l&#252;'n&#252; (1982) alm&#305;&#351;t&#305;r. Ayr&#305;ca T&#252;rk Edebiyat&#305; Vakf&#305;'nca 1980'de verilen beratla 'Sultan-&#252;&#351; &#350;uara' (&#350;airlerin Sultan&#305;) unvan&#305;n&#305; kazanm&#305;&#351;t&#305;r.

Ya&#351;ar N&#226;bi taraf&#305;ndan, "bir m&#305;sras&#305; T&#252;rk milletini ihya etmeye yeter" denilerek &#246;v&#252;lm&#252;&#351;t&#252;r.

&#214;r&#252;mcek A&#287;&#305; (1925), Kald&#305;r&#305;mlar (1928), Ben ve &#214;tesi (1932), Sonsuzluk Kervan&#305; (1955), &#199;ile (1962), &#350;iirlerim (1969), Essel&#226;m (1973), &#199;ile (1974), Bu Ya&#287;mur.

<div align="center">
Уважаемый пользователь, вам необходимо зарегистрироваться, чтобы посмотреть скрытый текст!
</div>

Поделитесь записью в соцсетях с помощью кнопок:

Просмотров: 3674
Рейтинг:
  • 5